İftar programında konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu mukaddes günlerin, Filistin halkı başta olmak üzere, dünyanın farklı yerlerinde izzet mücadelesi veren tüm mazlumların zaferine, zulümden kurtuluşuna vesile olmasını temenni ederek, “Emek, alın teri ve helal kazanç bizim inanç ve kültür değerlerimizin merkezinde yer alır. Bu kavramlar bizim adaletle, refahla, hakkaniyetle dolu tarihimizin adeta köşe taşları olmuştur. Ahi teşkilatlarımız, loncalarımız, orta sandıklarımız yalnızca çalışan ve işverenin hakkını, hukukunu korumakla kalmamış, aynı zamanda sosyal nizamın da en önemli teminatlarından birini teşkil etmiştir. Peygamber Efendimiz (a.s) bir hadis-i şerifinde bir işçiyi istihdam edip işini yaptığı halde ücretini vermeyen kimsenin karşısına Rabbimizin kıyamet gününde bir hasım olarak dikileceğini buyurmuştur” ifadelerini kullandı.
Göreve geldikleri günden beri çalışanın hakkını vermeye, adil bir çalışma iklimi inşa etmeye gayret ettiklerine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşçilerimizin, memurlarımızın, sendikalarımızın ve tüm çalışanların şartlarını iyileştirmek, refah seviyelerini yükseltmek için çaba harcadık. Yasa ve mevzuat değişikliklerinden sendikal haklara, istihdam politikalarından fırsat eşitliğine, iş sağlığından sosyal güvenliğe çalışma hayatının tüm kesimlerini kuşatan reformlar yaptık” diye konuştu.
“1 Mayıs’ı Emek ve Dayanışma Günü Olarak Resmi Tatil İlan Ettik”
Erdoğan, özellikle son dönemde devrim niteliğinde adımlar attıklarının altını çizerek şöyle devam etti:
“Millete kan kusturan tek parti faşizminin yasakladığı 1 Mayıs’ı Emek ve Dayanışma Günü olarak resmi tatil ilan ettik. Çalışanlarımızın daha emniyetli koşullarda çalışmalarını temin etmek için İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununu çıkardık. Sendikaların kuruluş şartlarını kolaylaştırdık. Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununu revize ederek iyileştirdik. Toplu Sözleşme sistemini genişlettik. Sendikal güvenceleri ve grev hakkını biz güçlendirdik. Kamu görevlilerimize Toplu Sözleşme hakkı tanıdık. Ana muhalefet partisinin Anayasa Mahkemesine taşıyıp iptal ettirdiği Toplu Sözleşme İkramiyesini yeniden biz yürürlüğe koyduk.”
“Kamuda Başörtü Yasağını Kaldırarak, Kadınların Çalışma Hayatındaki Hak ve Özgürlüklerini Garanti Altına Aldık”
Kamuda başörtüsü yasağını kaldırarak, kadınların çalışma hayatındaki hak ve özgürlüklerini garanti altına aldıklarına da değinen Erdoğan, “Kamu çalışanlarımız artık Cuma izni, Hac izni gibi haklardan tam ve etkin şekilde yararlanabiliyor. Maaş artışları, disiplin affı, refakat izni, 3600 ek gösterge ve ek ödemeler gibi bu alanlarda yaptığımız düzenlemelerle memurlarımızın çalışma ve özlük haklarını iyileştirdik. Kamu görevlilerimizin ücret artış oranlarını zam ve tazminatlarını sosyal desteklerini, çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeyecek şekilde biz düzenledik” dedi.
“2002’den Bugüne En Düşük Memur Maaşı Reel Olarak Yüzde 266 Oranında, Nominal Olarak İse Yaklaşık 112 Kat Arttı”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2025 yılı Ocak ayı itibariyle enflasyon farkıyla birlikte memur maaşlarına yüzde 11,54 oranında zam yaptıklarını belirterek, “Böylece, 2002 yılında 392 lira olan en düşük memur maaşını, 2025’te 43 bin 726 liraya yükseltmiş olduk. Bu rakamlarla birlikte, 2002’den bugüne en düşük memur maaşı reel olarak yüzde 266 oranında, nominal olarak ise yaklaşık 112 kat arttı. Ağustos ayı içerisinde inşallah Toplu Sözleşme sürecini başlatacağız. Kamu görevlilerimizin sorunlarını 23 yıldır olduğu gibi yine yapıcı bir anlayışla çözüme ulaştıracağız. Kamu toplu iş sözleşmeleri çerçeve anlaşma protokolüyle ilgili talepler sendikalar tarafından bize iletildi. Sosyal diyalog anlayışı içinde kamu işçilerimizin toplu iş sözleşmelerine ilişkin olarak bu süreci de inşallah yine bu dönemde tamamlayacağız” bilgilerini paylaştı.
“İŞKUR Gençlik Programı İle Üniversite Öğrencilerimizin Bilgi Ve Tecrübe Kazanmalarını Sağlayarak Gelir Elde Etmelerini Sağladık”
Bir önceki yıla göre yüzde 30 artış yapılan asgari ücretin gelir vergisinden muaf tutulduğunu hatırlatan Erdoğan, “İşverenlere sağladığımız asgari ücret desteğini sürdürüyoruz. Emeklilerimizin ikramiye ve banka promosyonu gibi yeni haklardan istifade etmelerini sağladık. Geçmişte ilaç ve hastane kuyruklarında ömür tüketen vatandaşlarımızın tüm sorunlarını giderdik. Sağlık ve sosyal güvenlik sistemini sorunsuz şekilde işler hale getirdik. Kamu kurumlarındaki alt işveren işçilerine ve sözleşmeli personele kadro verdik. Geçici işçilerin tam yıl çalışabilmesinin önünü açtık. İŞKUR Gençlik Programı ile üniversite öğrencilerimizin bilgi ve tecrübe kazanmalarını sağlayarak gelir elde etmelerini biz sağladık. Daha nice düzenlemeyi, yeniliği, projeyi devreye alarak çalışanlarımızı her alanda destekledik, teşvik ettik, güçlendirdik. Bu çalışmalarımızı inşallah önümüzdeki dönemde de artan bir ivmeyle sürdürecek, emekçilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kamu çalışanları için Ramazan Bayramını takip eden üç günlük süreyi idari izin kapsamına aldıklarının müjdesini paylaşarak konuşmasını sonlandırdı.
Böylece, kamu çalışanları 2,3,4 Nisan tarihlerinde idari izinli sayılacak.
“Emekçiler Ürettikçe, Türkiye Büyüyecek ve Güçlenecek”
Ardından konuşma yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ise, Ramazan ayını ve Kadir Gecesi’ni tebrik ederek, oruç ve duaların Allah tarafından kabulü temennisinde bulundu.
Türkiye’nin üretim yükünü omuzlayan emekçilerle bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Işıkhan, emekçilerin bu ülkenin taşıyıcı kolonları olduğunu vurguladı.
Işıkhan, emekçiler çalıştıkça, bu memleketin ayakta duracağını, emekçiler ürettikçe, Türkiye’nin büyüyeceğini ve güçleneceğini ifade etti.
“Her Daim Emekçilerimizin Kazanımlarını Arttırdık”
Emekçiler madenlerde, sanayide, inşaatta, tarımda, hizmet sektöründe gece gündüz demeden alın teri dökerken, kendilerinin de bu emeğin hakkını vermek, emekçilerin yükünü hafifletmek için çalışmalara hız kesmeden devam ettiklerini söyleyen Bakan Işıkhan, şunları kaydetti:
“Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, sosyal güvenlik sistemimizi güçlendirdik. Sendikal hakları genişlettik. Her daim emekçilerimizin kazanımlarını artırdık. Bizler, emekçiler için bunları yaparken, birileri de emekçileri ve onların alın terini istismar etti. Emekçileri ideolojik amaçlar için kullanmaya çalıştılar. Birileri, 1 Mayıs’ı siyasi malzeme yaparken, Sayın Cumhurbaşkanımız 1 Mayıs’ı resmi tatil yaptı. Birileri sadece bunları nasıl işten atarız derdindeydi, biz nasıl daha fazla istihdam üretiriz diye hesaplar yaptık. Birileri sokaklarda kaos çıkarmanın peşinde koştular, ki hala kaos derdindeler. Biz, toplumsal huzurla ve barışla kalkınmayı esas aldık. Birileri SGK’yı batırırken Cumhurbaşkanımız herkesin gıptayla baktığı bir Sosyal Güvenlik Sistemini kurdu. Onların döneminde hastanelerde tedavi görmek ve ilaç almak mümkün değilken, Cumhurbaşkanımızın kurduğu sistemde herkesin ilaca ve tedaviye erişimi kolaylaştı.”
“Her İşçinin Alın Teri, Bu Ülkenin İstiklalinin ve İstikbalinin Mayasıdır”
Bakan Işıkhan, her işçinin, çalışanın alnındaki teri bu ülkenin istiklalinin ve istikbalinin mayası olarak gördüklerine vurgu yaparak, “Ama biz şunu da çok iyi biliyoruz; bu yaptıklarımız yeterli değildir. Ve o maya tuttuğu sürece Allah’ın izniyle Türkiye’yi kimse durduramaz. Bu kutlu davada hedefimiz, Sayın Cumhurbaşkanımızın istikamet gösterdiği Türkiye Yüzyılı’na doğru durmadan yürümektir” diye konuştu.
“Son günlerde yaşadığımız olaylarla ilgili olarak, kendi pisliklerini kapatmak için gençlerin arkasına saklanan korkaklara elbette bir cevabımız olacak” diyen Işıkhan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sevgili gençler, siz, liderimiz, Cumhurbaşkanımız gibi kartallara bakın, leş peşinde koşan akbabalara bakmayın. Siz, liderimiz, Cumhurbaşkanımız gibi aslanlara bakın, onların artıklarıyla beslenen çakallara bakmayın. Gençler, siz, liderimiz, Cumhurbaşkanımız gibi ulu çınara bakın, onlara tutunarak yükselmeye çalışan sarmaşıklara bakmayın. Siz, liderimiz, Cumhurbaşkanımız gibi 15 Temmuz hainlerine meydan okuyan bir lideri örnek alın, darbecileri televizyon karşısında izleyenlere bakmayın. Siz, liderimiz, Cumhurbaşkanımız gibi sizin geleceğinizi inşa etmek için hayatını milletine vakfetmiş reisimizi dinleyin, kendi taht kavgalarında sizi araç olarak kullanmak isteyen muhterisleri dinlemeyin.”
Bakan Işıkhan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, emekçinin duasını alan gerçek bir lider olarak, kendilerine, her zaman rehber olduğunu ve cesaret verdiğini belirterek, şöyle devam etti:
“Allah zatıalinizden razı olsun, ömrünüze bereket, yürüyüşünüze kuvvet versin. Bizler, burada bulunan emekçi kardeşlerim ve ekranları başında bizleri izleyen 85 milyon vatandaşımız, zatıalinizin izinde, aynı aşk, inanç ve sadakatle yol yürümeye devam edeceğiz. Zatıaliniz, milletin istikametini belirlerken, bizler omuz omuza, gönül gönüle arkanızda saf tutuyoruz. Çünkü biliyoruz ki zatıalinizin mücadelesi ekonomide, güvenlikte, diplomaside, milletin onurunu ve ülkenin bağımsızlığını koruma davasıdır ve liderliğinizle Türkiye Yüzyılı’nı ilmek ilmek dokuyacağız.”